Kalp gozuyle gormek..



Bakmak..

Beynimizin verdigi sinyalleri, gozkapaklari arasindan yansitmadir.
Oysa gormek..
Kalbimizden beynimize cektigimiz bir hat gibidir,
yani kalp gozunle bakip, gormek ve hissetmek..
Bakmak ne denli masumsa, gormek de o kadar tehlikelidir.
Cunku bakmak, 'an'i detaysiz yasamaktir.
Gecer gider, arkasindan icimizi burkacak, bizi,
derin derin dusundurecek izler pek birakmaz.
Belkide bu nedenledir ki, cogumuz gormek yerine hep bakmayi yeglemisizdir.
Gormenin sorumlulugunu almak istemeyiz..
Cunku gormek, sorumluluk..
Cesaret..
Vefa..
Sevgi..
Belki de, ofke..
Tepki..
İsyan..
Nefret..
Bir cok seyi barindirir icinde..
Sadece bakmanin masum oldugunu dusunuruz,
oysa dusunuldugu kadarda masum degildir bakmak..
Cunku, bakmak yanlis anlasilmalari getirir pesinden.
Ve, vefasizliklari suclamalari, acilari..
Kirilmalarida surukler ardindan..
''Acima seyirci kaldi, sadece bakti, ne yasadigimi gormedi, bilemedi,'' gibi..
Ya da, ''Mutluluguma ortak olmadi, nesemi paylasmadi,'' gibi..
Belkide. o an ki ruh halimiz gormeye musait degildir, algilayamayiz..
Karsimizdaki de, bizim gibi o an sadece bakiyordur ve gormuyordur.
Ve biz, o cok sevdiklerimizle bilmeden, incitiriz birbirimizi..
Uzulmemek, vede uzmemek adina.
Hangi ruh hali icinde olursak olalim..
Sonra'dan ah'la, vah'la ve keske'lerle dolu faturalar odemeyelim..
-Emine Bulut-

Hiç yorum yok: