(Psikodrama Oykuleri)
Her insanin, yasaminda cok istedigi ancak sahip olamadigi bir seyler vardir.
Ya da sahip olup kaybettigi seyler.
Bazen de sahip oldugu ancak kurtulmak istedigi seyler.
İste butun bunlar, o ulkede yasayan insanlarin bir kismi icin,
'Buyu Dukkani'na gelme nedeniydi.
Bu dukkanda, isteklerinizi sinirlamak zorunda degildiniz.
Musteriler, hayal edebildikleri her seyi isteme ve alma hakkina sahiptiler.
Tabii, bedelini odedikleri takdirde.
Her yerde oldugu gibi bu dukkanda da almak istediginiz seyin bir bedeli vardi.
Bu bedelin ne olacagi, dukkan sahibiyle yaptiginiz pazarlik sonucunda ortaya cikardi.
Ancak, 'Buyu Dukkani’nda maddi bedellerin hicbir hukmu yoktu.
-Ununuzu duyunca cok uzaklardan kalkip geldim buraya.
İstedigim seyi, bir tek sizin dukkaninizda bulabilecegimi soylediler.
Karsiliginda ne isterseniz vermeye hazirim.
-İstediginiz seyin ne oldugunu ogrenebilir miyim?
-Bakin, ben ellibes yasindayim. Yani yolun yarisini geceli cok oldu.
Soylemeye dilim varmiyor ama yolun sonuna yaklastim galiba.
Bu gercege tahammulum yok.
Ben bugune kadar ki hayatimi geri istiyorum. Mumkun mu?
-Elbette mumkun. Biliyorsunuz, dukkanimda her sey mevcut.
Ancak tam olarak ne isteginizi anlayabilmem icin,
bana geri istediginiz hayatinizi biraz anlatabilir misiniz?
-Gesmis yasamimda bircok hata yaptim.
Bunlar icin pismanlik duyuyorum.
Yanlis kararlar verdim, kayiplara ugradim.
Zamani hovardaca harcadim.
Bir gun bir de baktim ki, hayat yanimdan gecip gidiyor.
Panige kapildim ve bir care aramaya basladim.
Dostlarimla konusmayi denedim.
Beni teselli edip derdimi unutturmaya calisanlar da oldu, yardim etmeye calisanlar da.
Ama hicbiri kar etmedi. Kendimi cok mutsuz hissediyordum.
Derken, bir gun birisi bana sizden ve, 'Buyu Dukkani’ndan soz etti.
Lutfen elli bes yilimi bana geri verin.
-Peki, benim size verecegim elli bes yilin karsiliginda siz bana ne verebilirsiniz?
-Ne isterseniz?
-Sanki bunun icin her seyden vazgecmeye hazir gibisiniz.
-Hic kuskunuz olmasin. Su anda sahip oldugum her seyden vazgecebilirim.
Yeter ki geride biraktigim yillarimi bana geri verin.''
-Ben sizden bir tek sey isteyecegim.
-Dileyin benden ne dilerseniz.
-Belleginizi.
-Anlamadim?
-Belleginizi dedim. Elli bes yilin yasantisini icinde barindiran belleginizi istiyorum.
-Ah evet anladim. İlginc bir bedel. Kabul ediyorum. Tamam alin bellegimi.
-Emin misiniz?
-Neden olmayayim? Elli bes yil kazanacagim.
-Belleginizi, icindeki her seyle birlikte bu dukkanda birakip gideceksiniz.
Elli bes yilin tek bir anini hatirlamayacaksiniz. Buraya neden geldiginizi bile.
-Daha iyi ya! Her seye yeniden baslayacagim.
Zaten gecmisi hatirlamak istemiyorum ki!
-O halde, korkarim ellibes yil sonra buraya tekrar gelirsiniz.
Tabii o zaman benim yerime, bir baskasi size yardimci olur.
-Hayir hayir. Emin olun ki, su dakika bellegimi size birakip ellibes yilimi geri alacagim ve dukkaninizi,
bir daha donmemek uzere terk edecegim.
Ve yine soz veriyorum, su ana kadar yaptigim hatalarin hic birini tekrar etmeyecegim.
-İsterseniz baska sozler vermeyin. Cunku, az sonra,
belleginizle birlikte butun hepsini burada birakip gideceksiniz.
Yasli adamin son sozleri, musterinin duraklamasina neden olmustu.
Bu sozlerin anlamini kavrayabilmek icin birkac saniye dusunmek zorunda kaldi.
-Nasil yani? Buradan ciktigimda hicbir sey hatirlamayacak miyim?
Sizinle konustuklarimizi bile, oyle mi?
-Yani hicbir seyi mi? Buraya neden geldigimi, sizin kim oldugunuzu ve hatta...!
-Ne yazik ki!
Yasli adam, su anda pazarligin sonuna geldiklerini hissediyordu.
Karsisinda oturan musterinin yuzunde gordugu aydinlanma,
pazarlik sahnelerinin en hoslandigi goruntusuydu.
-Sanirim ne demek istediginizi simdi anliyorum!
Eger ellibes yilin bedeli bu ise, pes ediyorum.
Bellegimden vazgecemem.
Bu neye benziyor biliyor musunuz?
Bir kadinin, cok istedigi bir tokayi, saclari karsiliginda satin almasina.
Cok ilginc bir insansiniz.
Bana, 'Buyu Dukkani’ndan almak istedigimden cok farkli bir seyle cikacagimi soylemislerdi de inanmamistim.
Ben, bugune kadar ki yasamimi almak icin gelmistim,
ancak bugunden sonraki yasamimi alip gidiyorum.
Size tesekkur ederim.
-Bir sey degil. Guzel bir pazarlikti. Hosca kalin.
Yasli adam, musterisini gozden kaybolana dek gulumseyerek izlerken,
aklindan Santayana’nin bir sozu geciyordu:
''Gecmisi hatirlamayanlar, onu bir kez daha yasamak zorunda kalirlar.''
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder