Sisifos Soyleni
''Gercekten onemli olan bir tek felsefe sorunu vardir:
İntihar.
Yasamin yasanmaya degip degmedigi konusunda bir
yargiya varmak, felsefenin temel sorusuna yanit vermektir.''
''Bir sorunun bir baska sorundan daha once sonuclandirilmasi
gerektigini neye gore kararlastirmali diye sorulursa,
gerektirdigi eylemlere gore, diye yanit veririm.''
''Dunya mi Gunes'in cevresinde doner,
Gunes mi Dunya'nin cevresinde, hic mi hic onemi yok bunun.
Kisacasi, degersiz bir sorun.
Buna karsilik, yasamin yasanmaya degmedigi dusuncesine
vardiklari icin olen nice insanlar goruyorum.
Celiskin bir bicimde, kendileri icin bir yasama nedeni olan
'yasama nedeni denilen sey, aynı zamanda cok guzel bir olme nedenidir de'
dusunceler ya da dusler ugrunda olume giden baska insanlar goruyorum.
Boylece ivedilikle yanitlanmasi gereken sorunun yasamin
anlami oldugu yargisina variyorum.
Nasil yanitlamali bunu?''
''Dusunmeye baslamak, icin icin yenmeye baslamaktir.
Bu baslangiclarda toplumun fazla bir etkisi yoktur.
Kurt insanin yuregindedir. Yurekte aramak gerekir onu.
Yasam karsisinda uyanikliktan isik disina kacisa goturen
bu olumcul oyunu izlemek ve anlamak gerekir.''
''Kendini oldurmek, bir anlamda melodramlarda oldugu gibi icindekini soylemektir.
Yasamin bizi astigini ya da yasami anlamadigimizi soylemektir.''
''Dusunmek gormeyi yeniden yeniden ogrenmektir;
bilinci yonetmek, her goruntuyu ayricalikli bir yer durumuna getirmektir.''
''Tanrilar Sisifos'u bir kayayi durmamacasina bir dagin
tepesine kadar yuvarlayip cikarmaya mahkum etmislerdi.
Sisifos kayayi tepeye kadar getirecek,
kaya tepeye gelince kendi agirligiyla yeniden asagi dusecekti hep.
Yararsiz ve umutsuz cabadan daha korkunc bir ceza
olmadigini dusunmuslerdi, o kadar haksiz da sayilmazlardi.''
''İnsan dusuncesinin bir anlam tasiyabilecek biricik tarihini
yazmak gerekseydi, yapılacak sey birbirini kovalayan pismanliklarinin
ve gucsuzluklerinin tarihini yazmak olurdu.''
''Derin duygular da buyuk yapitlar gibi bilincli olarak
soylediklerinden daha fazla anlam tasir her zaman.''
''Kimi durumlarda, neler dusundugu konusunda bir soruya
kisinin 'hic' yanitini vermesi bir yapmacik olabilir.
Sevilen yaratiklar bunu iyi bilirler.
Ama bu yanit ictense, boslugun cok seyler anlattigi,
gunluk devinimler zincirinin koptugu,
yuregin kendisini yeniden dugumleyecek halkayi arayip da
bir turlu bulamadigi su garip tinsel durumu belirtiyorsa,
o zaman uyumsuzlugun ilk belirtisi gibidir.''
''Bikkinlik, makinemsi bir yasamin edimlerinin sonundadir,
ama ayni zamanda bilincin devinimini baslatir.
Onu uyandirir, gerisine yol acar.
Gerisi, bilincsiz olarak yeniden zincire donus ya da kesin uyanistir.
Uyanisin ardindan sonuc gelir zamanla; intihar ya da iyilesme.''
''Bu dunyaya dokunabiliyorum, onunda var oldugu yargisina variyorum.
Tum bilgim burada duruyor, gerisi kurmaca.
Cunku varligindan kusku duymadigim bu 'ben'i kavramaya calistim mi,
onu tanimlamaya, ozetlemeye calistim mi
parmaklarimin arasindan akip giden bir su oluveriyor.
Burunebildigi butun yuzleri bir bir cizebilirim, ona butun verilenleri,
bu egitimi, bu kokeni, bu atesliligi ya da bu susmalari,
bu buyuklugu ya da bu dusuklugu de bir bir cizebilirim.
Ama yuzlerin toplami yapilamaz.''
''Benim olan bu yurek bile hep tanimlanamaz kalacak benim icin.''
''Kendi kendime de, dunyaya da yabanciyim,
''Beni ancak bilmeye ve yasamaya yanasmadigim surece esenlige kavusturan,
fetih istekleri her turlu saldiriyi bosa cikaran duvarlara carptiran bu kosul nedir?''
''İstemek celiskilere yol acmaktir.
Aldirmazligin, yuregin uykusunun ya da olumcul vazgecislerin verdigi bu zehirli esenligin dogmasi icin duzenlenmis her sey.''
''Uyumsuz, her seyden once kopustur.
Karsilastirilan ogelerin ne birinde, ne de oburundedir.
Karsilastirmalardan dogar.''
''Arayana tek bir kesinlik yeter.
İs bundan tum sonuclari cikarmakta.''
''Uyumsuz ancak kendisine boyun egilmedigi olcude bir anlam tasir.''
''Agaclar arasinda bir agac, hayvanlar arasinda bir kedi olsaydim,
bu yasamin bir anlami olurdu,
daha dogrusu bu sorunun hic anlami olmazdi, cunku dunyadan bir parca olurdum.
Bu dunya olurdum, oysa simdi tum yakinlik gereksinimimle onun karsisindayim.
Oylesine onemsiz olan bu us, iste beni tum evrenin karsiti yapan bu.''
''İntiharin baskaldiridan sonra geldigi sanilabilir. Ama yanlis olarak.
Cunku intihar baskaldirinin mantiksal sonucu degildir.
İcerdigi razi olus dolayisiyla , onun tam tersidir.
İntihar, sicrama gibi, en son noktasina goturulmus kabullenmedir.''
''Bana herseyi aciklayan ogretilerin ayni zamanda
beni zayiflatmalarinin nedenini simdi anliyorum.
Kendi yasamimin agirligindan kurtariyorlar beni,
oysa onu yalniz basima tasimam gerek.''
''İntihar bir yanilmadir.
Uyumsuz insanin tum yapacagi herseyi tuketmektir.
Uyumsuz onun son noktasina varmis gerilimi,
bir yalniz cabayla surekli olarak surdurdugu gerilimidir,
cunku bu bilincte ve bu gunu gunune baskaldirida biricik gercegini ortaya koydugunu bilir.
Bu gercek de meydan okumadir, ilk sonuclarindan biri bu.''
''Gunu gunune yasayan insan, uyumsuzla karsilasmadan once, amaclarla,
bir gelecek ya da hakli cikma kaygisiyla yasar.
Sanslarini olcup bicer.
Yasaminda yonetilecek bir seyler bulunduguna inanir hala.
Gercekte tum bu olaylar bu ozgurlugu yalanlasa bile, ozgurmus gibi davranir.''
''Uyumsuz su noktada aydinlatiyor beni: Yarin yoktur.
Bundan boyle derin ozgurlugumun ussal dayanagi bu iste.''
''Kisiyi calistiran ve cirpindiran her sey umuttan yararlanir.
Oyleyse aldatici olmayan biricik dusunce kisir bir dusuncedir.
Uyumsuz dunyada, bir kavramin ya da bir yasamin degeri kisirligiyla olculur.''
''İnsan kendinde baslayip kendinde biter, otesi yoktur.
Bir sey olmak istiyorsa bu yasam icinde olur.
Simdi bunu fazlasiyla biliyorum.
Fatihler bazi bazi yenmekten asmaktan soz ederler.
Ama hep 'kendi kendisini asmak' tir demek istedikleri
''Geriye kalan sey, tek cikis yolu olum olan bu yazgidir.
Olumun bu tek kacinilmazligi, disinda, sevinc ya da mutluluk, her sey ozgurluktur.
Tek efendisi insan olan bir dunyadir, surer gider.''
''Dusuncenin yazgisi kendi kendinden el cekmek degildir artik,
imgeler biciminde sicramaktir.
Oyalanir -masallarda kuskusuz- ama insan acisinin
derinliginden baska derinligi bulunmayan
ve onun gibi tukenmez olan masallarda.
Eglendiren ve kor eden tanrisal masal degil, cetin bir bilgeligi,
yarinsiz bir tutkuyu ozetleyen
ve yeryuzune ozgu olan yuz, devinim ve dram.''
''Kisi ancak olanaksizi elde etmek icin tanriya yonelir.
Olabilene gelince, insanlar yeter onu bulmaya.''
''İntihar, sicrama gibi, en son noktasina goturulmus kabullenmedir.
Her sey tukenmistir, insan temel tarihine geri doner.
Gelecegini, biricik ve korkunc gelecegini fark eder, ona atilir.''
''Olumsuzluk guveni olmayinca, tam anlamiyla hangi ozgurluk var olabilir?''
''Dua dusuncenin uzerine karanlik basinca baslar.'' -Alain-
''Deha da budur iste: Sinirlarini bilen us.''
''Ruhunu sevindirmesini bilmemek de onu satmaktir.''
''Anlatamayacak kadar fazla biliyorum, diyenlerden sakinin.
Cunku anlatmayi beceremiyorlarsa,
bilmedikleri ya da, tembellik yuzunden, kabukta kaldiklari icindir.''
''Bir insan soyledigi seylerden cok soylemedikleriyle insandir.''
''İnsan sirf kendini oldurmemek icin uydurmustur tanriyi.
İste bugune kadar gelen evrensel tarihin ozeti.''
''Dusunmek gormeyi yeniden ogrenmektir; bilinci yonetmek,
her goruntuyu ayricalikli bir yer durumuna getirmektir.''
''Bilinc ve baskaldiri, bu yadsimalar vazgecisin karsitidir.
Tersine, insan yureginde indirgenemez ve tutkulu olan ne varsa hepsi bunlari yasamiyla canlandirir.''
''Tepelere dogru tek basina didinmek bile bir insan yuregini doldurmaya yeter.
Sisifos'u mutlu olarak tasarlamak gerekir.''
-Albert Camus-
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)

Hiç yorum yok:
Yorum Gönder